kıvrılmak

kıvrılmak
nsz
1. kıvırmak 的被动态
2. 蜷曲, 蜷缩: O kadar üşümüştü ki sobanın yanında kıvrılıp kaldı. 他冻得在火炉边缩成一团。Tavşanlar deliklerinde kıvrılıp dışarıya bakmayı bile göze alamıyorlardı. 兔子们蜷缩在洞里, 甚至不敢往外边看一眼。
3. 回转, 转身, 转向: Ben onu görmemişçesine gözlerimi ileriye dikerek, yan yola kıvrılıp kaldı. 我就像没看见他一样, 眼睛直视前方转过身去。
4. 地́ 褶皱
◇ kıvrıla kıvrıla 蜿蜒曲折: Dağların arasında çaylar, dereler yılan gibi kıvrıla kıvrıla akıyordu. 山间的小溪蜿蜒曲折, 流向远方。

Türkçe-Çince Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • kıvrılmak — nsz 1) Eğrilip bükülmek 2) Kıvrık bir duruma gelmek 3) Yuvarlak bir biçim almak 4) Dar bir yere büzülerek yatmak Bulunduğum yerde kıvrılıp yatmanın bir kolayını arıyordum. Y. K. Karaosmanoğlu 5) Dönmek, sapmak Ben onu görmemişçesine, gözlerimi… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • büklünmek — kıvrılmak II, 239 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • bükünmek — nsz 1) Kıvrılmak, bükülmek 2) Ağrıdan, sancıdan kıvranmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dirseklenmek — nsz 1) Dirsek biçiminde kıvrılmak, dirsek oluşturmak 2) Dirsekle itilmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kıvrılma — is. 1) Kıvrılmak işi, bükülme Babasına dille değil, sancıdan ölüyor gibi birkaç kıvrılma, burkulma ile karşılık verdi. H. R. Gürpınar 2) jeol. Yer kabuğunun içten gelen etkenlerle dalgalı bir biçim alması …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çermelmek — bir ;eyln ucu kıvrılmak, bükülmek II, 231 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • ulınmak — usanmak, bıkmak; kıvrılmak, dolanmak, I, 204, 205; I I, 241bkz: ulunmak …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • ulunmak — usanmak, bıkmak; kıvrılmak, dolanmak I, 204bkz: ulınmak …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • İLTİVA — Burulmak. * Kıvrılmak, bükülmek. * Sarılıp birbirine dolaşmak. * Dalgalanma. * Eğri durma. * Nehrin dolaşıklı bir yatağı olma …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”